15 Mayıs 2012 Salı

Merhaba,



 Sevgi bahçesinde gül yetiştirmenin önemine inanan eyy gül yürek. Bugün ki sohbetim “sevgi” üzerine olacak. Gönül çağlayanımdan güzel yüreğine seherde damlayan şebnemler misali birkaç damla düşürebilirsem ne âlâ.
Aşk dolu gönlüne bir “Sevgi Buketi” sunmayı düşünüyorum. Gerçi duyarlı hassas gönlün, sevginin ne kadar önemli olduğunu benden çok daha iyi bilir.
Ama bu yaşlı adamında bir tutamda olsa bu çorbada tuzu bulunsun istedim.

Kalplerin anahtarı, ruhların gıdası sevgidir. Çünkü sevginin açamayacağı hiç bir kapı yoktur. İnsanın hayatı sevmesi için birçok neden vardır ki, bunları saymakla bitiremeyiz. İnsan ne kadar mutsuz, karamsar da olsa yine hayattan vazgeçmek istemez. Hayatı sadece madde olarak değil, manen ruhsal duygular ve hislerle de yaşamak olduğunu bilir. Dünyadaki her şeyi sevebilmek için insanın önce kendini sevmesi gerekir. Kendini seven başkalarını da sever. Onlarla tanışır, görüşür, dertlerini ve sevinçlerini paylaşır.

Tanışmak, birlikte başlamaktır.
Birlikte solumak, birlikte duymak, birlikte zorluklara dayanmak ve katlanmaktır.
Tanışmak sele dönüşen bir rahmet içinde birlikte sırılsıklam ıslanmaktır.
Birbirini sevenler, dinleyenler, birbirine söyleyenler, uyaranlar ve uyarılanlardır.
Tanış olmak, evrene, eyleme, sorumluluğa ve sabahlara beraber uyanmaktır.
Tanışmak; Mevlana’nın dediği gibi “Dilsiz dudaksız konuşmak, bakışmak, bağışlamaktır. Barışmadan, bağışlamadan Hakk’a ulaşılmaz.”

İnsanoğlu kendine saygı ve güven duyduğun sürece, en önemlisi de sabrettiğinde hayatı tüm güzellikleriyle sever.
Sabırla tüm duygulara gem vurulur, sabır esenlik, barış ve huzurdur.
Sabır tükenmez bir hazinedir.
Sabır, yüzünü ekşitmeden acıyı yudumlamaktır.
Sabır en güzel huydur.
Başkalarının eksik ve hatalarını aramak yerine, öncelikle kendi eksik ve hatalarımızı bularak başlamalıyız. Hatasız dost arayan dostsuz kalır. Kusur aramak bize bir şey kazandırmaz.

Hayatta mutlu olmanın bir yolu da herkesi olduğu gibi kabul etmektir. Ruhumuzu, kişiliğimizi her zaman iyiye, doğruya, güzele yöneltebilmeliyiz. İnsanları farklı özellikleriyle, hata ve kusurlarıyla sevmeliyiz.
Ne derler? “Hatasız insan olmaz”, “Beşer şaşar.”

Sevgi sihirli bir sözcüktür, bütün kapıları açar, hayatımızın vazgeçilmez tutkusudur, onsuz yaşam düşünülemez.
Sevgi sonsuz pınardır, sevgi yaşama amacıdır.
Sevgi paylaşmaktır, önce sev sonra ne yaparsan yap diyen ne güzel söylemiş.
Sevgi, sevilen için kabule en yakın duadır.
İnsanların güven bunalımını aşmasının en emin yolu sevgidir.
Her öğrendiğimiz şey kendimizi yenilememizi sağlar.

Sevgimizi artırmak mı istiyoruz? Gelin o zaman sevdiğimizi belli edelim, konuşurken gözlere bakalım, acıları dinleyelim ve paylaşalım, başarıları takdir ederek duyguları anlamaya çalışalım.

Stres yerine neşe, karamsarlık yerine ümitli olmayı denemeliyiz. Elimizdekinin kıymetini bilip, bundan mutluluk duyabilmeliyiz.

Sevgiyle yaşayan sevgiyle ölür. Sevgi dolu bir kalbe ve gönüle kavuşmak için sevgi cennetlerine adım atmaya hazır mıyız? Seven insanlar bileşik kaplar gibidir, hemen birbirine akmaya başlar, sevgi ne kadar kuvvetli ise, o ölçüde davranış diğerine yansır, aynileşme olur, seven sevdiğinin haline girer, sevdiğimiz insanın birçok özellikleri biz de aynen görülür. Bundan dolayı bir insan kendini tanımak istiyorsa, sevdiği kişilere yani arkadaşına, dostuna baksın. Gerçek bir dostun varsa hassas bir çiçeği saklar gibi, değerli bir elması saklar gibi saklamalısın. Gerçek dost sevdiğinin sıkıntılarına katlanabilendir.

Büyüklerimiz “önce dost, sonra yol derler”. Dostluğun ve arkadaşlığın önemini belirtmek için, “dostluk bir ihtiyaçtır, dostumuzun kaliteli biri olmasına mı, yoksa bize yarar sağlayacak biri olmasına mı dikkat ediyoruz” derler. Sevgi iki gönül arasına çekilen görünmeyen bir hattır.

Sevenler sevdiklerini gönüllerinden ve dillerinden düşürmezler.
Bir olay karşısında aynı duyguları paylaşır, âdeta iki beden de bir yürek haline gelirler. Seven insan sevdiğine hayrandır,
onu taklit etmeye başlar.
Sevgiyle acılar tatlılaşır,
sevgiyle dertler şifa bulur,
sevgi zindanları gül bahçesine çevirir,
sevgi karanlığı aydınlığa döndürür,
nâr (ateş) nûr olur.
Sevgi ile kederler sevinç, üzüntüler neşe ve sevinç olur.
Aç bir kuş, susuz bir çiçek neyse, sevgisiz çocukta odur.
Sevgi pırıltıları yüreklerde ışıldamalıdır.

Sevgi, evin sağ direği,
saygı sol direği,
güven ise evin çatısı gibidir.

Her daim sevgide kalın….
_ڪے£vgil£riml£.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder