8 Mayıs 2012 Salı

Sevgi düşüncenin ürünü değildir.

Aşağıda ki cümleler dizisini benim yaşam biçimde önemli yeri vardır. Bir kere daha birlikte irdeleyelim mi?

Sevgi düşüncenin ürünü değildir.
Düşüncenin sevgiyi üretmesi mümkün değildir,
düşünce geçmişe aittir.
Sevgi kıskançlıkla örülü ve ona takılıp kalmış bir şey değildir
çünkü kıskançlık geçmişe aittir.
Sevgi daima şimdiki zamandadır.
“Seveceğim” ya da “sevdim” dememeliyiz.
Sevmesini biliyorsanız kimsenin peşinden gitmezsiniz.
Sevgi itaat etmez.
Sevdiğiniz zaman ne saygı vardır, ne de saygısızlık.

Bir insanı gerçekten sevmek ne demektir bilmiyor musunuz?
Nefret, kıskançlık, öfke hissetmeden, ne yaptığına veya ne düşündüğüne karışmak istemeden, kınamadan, kıyaslamadan
Sevginin olduğu yerde kıyaslama olur mu?
Birisini bütün kalbinizle, bütün zihninizle, bütün vücudunuzla, bütün varlığınızla sevdiğiniz zaman karşılaştırma söz konusu olabilir mi?
Evet,
Kendinizi o sevgiye tamamen teslim ettiğinizde başkaları yoktur artık.

Sevgi özgür olmalı ne olur duygularınızı bir kere daha tahlil edin, duygularınız korku, bağımlılık ve beklenti içeriyorsa onun adı sevgi değildir.

Bu olağanüstü pınara nasıl ulaşacağınızı bilmiyormusunuz?
O zaman ne yapacaksınız?
Ne yapacağınızı bilmiyorsanız bir şey yapmazsınız, değil mi?
Hiçbir şey.
O zaman iç dünyanızda tamamen sessiz kalırsınız.
Bu ne anlama gelir, anlıyor musunuz?
Bir şeyleri aramadığınız, istemediğiniz, bir şeylerin peşinden koşmadığınız, merkez diye bir şey olmadığı anlamına gelir.
İşte o zaman sevgi vardır.

Sevgilerimle...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder